Öne Çıkanlar Binali Yıldırım Erol Yanık jest nüfus bilgileri dorukkiriş.şalpazarı.agasar.

Asil Turizm’in sefil yolcuları…

Biz gurbette yaşayan insanlarız. Gurbete gidenlerimizin çok büyük çoğunluğu memleketini unutmaz, kalbi ve ruhunun kâh yarısını kâh daha fazlasını memleketinde bırakır. Yine o büyük çoğunluğu senede en az bir kez olsun memleketini ziyaret eder ya da etmeye çalışır. 

Gurbetten memlekete, memleketten gurbete ulaşım kolay değildir. Çünkü gurbet dediğiniz hemen şurası değildir. Zonguldak’tır, İstanbul’dur, Ankara’dır, İzmir’dir ve tabii yurt dışıdır. Bu, 12 saatten başlayıp günlerce sürebilen çok meşakkatli yolculuklar demektir. Memlekete bağlılığımızdır bizi bu meşakkate tahammül ettiren şey. 

Yıllar akıp gidiyor, teknoloji gelişiyor, hayat değişiyor. İnsanımızın refah düzeyi yükseliyor. Uçakla ve özel arabasıyla gelenlerin sayısı çoğalıyor. Buna paralel olarak insan taşımacılığının hâlâ ana gövdesini teşkil eden otobüslerin de konfor düzeyi artıyor. Önceleri lüks olan bir yenilik kısa bir süre sonra ihtiyaç haline geliyor. Mesela bugün klimasız bir otobüs düşünebiliyor musunuz? Peki, penceresiz bir otobüste, ağustos sıcağında 30-40 kişiyle birlikte klimasız bir şekilde iki saatlik bir yolculuk düşünebiliyor musunuz? Tarifle falan olmuyor, bu başına gelmeyenin kolay kolay anlayamayacağı bir şey. Geçen cuma günü benim başıma geldi. Şalpazarı’ndan Giresun’a kadar, çoluk çocuk, genç ihtiyar yalan dünyanın cehennemini yaşadık. 

Geçen çarşamba günü mutad olduğu üzere köyden Şalpazarı’na çıktık. (Yukarı köyler için “inmek” olan fiil, bizim gibi Şalpazarı’nın aşağısında olan köyler için “çıkmak” olarak kullanılır. Kimisi Kısıkköprü’den aşağısını saymıyor da, o yüzden hatırlatmak istedim) Cuma günü İstanbul’a dönmek niyetim vardı, bilet alayım dedim. Otobüsle İstanbul’a giderken hep Beşikdüzü’ne iner, oradan binerdik. Bir sefer de Şalpazarı’ndan, yani kendi ilçemden binmek istedim ve tavsiye üzerine Asil Turizm adında daha önce hiç duymadığım, ancak tavsiye dolayısıyla tedirgin de olmadığım bir firmadan cuma günü 14.30 servisine bilet aldım. 

Günümüz geldi, Şalpazarı’na çıktık ve eş dostla vedalaşıp otobüse bindik. Fakat otobüsün içerisi hamamdan beter. “Herhalde birazdan klimayı açarlar” diye düşünürken yine de muavin çocuğa sorduk. “Klima arızalı, aşağı inince tamir olacak. Çok sürmez” gibi bir cevap verdi. Öyleyse önemli değildi. Beşikdüzü’nde bu sefer şoföre sorduk, o da benzer bir şeyler söyledi. 

Giresun’a kadar perişan bir vaziyette geldik, yolun kenarında görünen “Giresun Oto Sanayi” tabelasını geçip şehir içine girdik ve sokak arasında bir oto elektrikçiye şarj dinamosunu teslim ettik. Ben de gerçekten klima bozuldu da herhalde her yerde tamircisi bulunmuyor, o yüzden Giresun’a kadar haşlama olduk sanıyordum. Orası her yerde bulunabilecek bir oto elektrikçiydi, üstelik vilayetin oto sanayi sitesi de yolumuzun üzerinde geride kalmıştı. 

Giresun’da bir petrol istasyonunda tam dört saat boyunca tamir bekledik. Tabii tartışmalar çıktı, zaman zaman gerginlik yükseldi. Orada bulunan mal sahibi (daha doğrusu ortağı) bunun bir aksilik olduğunu, başka bir arızanın da karşımıza çıkabileceğini söylüyordu. Mantıklı bir savunma değildi bu. Otobüs Şalpazarı’ndan yola çıkarken arıza vardı çünkü, yolda başımıza gelmemişti. Bu durumda yapılması gereken ya yolculara bir açıklama yaparak yola gecikmeli çıkmak ya da derhal bir başka otobüs temin etmekti. Asla ve asla o kadar insanı mülteci gemisinde taşır gibi ayılta bayılta Giresun’a kadar götürmek, orada da dört saat süründürmek değildi.  

Öyle bir bunaldım ki, yolcuları örgütleyip toplu tazminat davası açmayı bile düşündüm. Bu zamanda olacak iş miydi bu? Giresun’da beklerken bazı dostlarımız arayıp hadise hakkında bir şey yazmamamızı rica ettiler. Otobüsün ortaklarından biri Şalpazarlı bir hemşehrimizmiş, hevesini kırmamalıymışız. Yukarıda dedim ya, ancak yaşayan anlar diye. Otobüste kavrulanlar hemşehrilerimiz değil miydi? Göz göre göre ağır bir hata yapılmıştı ve bizden anlayış bekleniyordu. Ancak hukuki yollara başvurmaktan vazgeçecek kadar anlayış gösterebiliyorum, kimse kusura bakmasın. 

Şalpazarlıların ulaşım-seyahat dâhil olmak üzere her alanda daha iddialı ve başarılı olmalarını herkesten fazla isterim. Ancak buna görüp duyduğumu yazmayarak değil yazarak katkı sağlayabilirim. Ben kültür elçisi değilim, yazdığım medya organları da içeriğinde yer verdiği bölgeleri öve öve bitiremeyen tanıtım broşürleri değildir. Gazeteci asıl böyle bir olayı yazmazsa görevini yapmamış olur. 

Evet sevgili hemşehrilerim. Bizim ilçemizin de seyahat firmaları olsun tabii. Fakat siz yola çıkmadan önce şoföre arabada bir arıza olup olmadığını sorun yine de, ne olur ne olmaz. Eğer varsa ve size “tamiri yarım saat ancak sürer” cevabını verirse, bu yarım saatin birkaç saat anlamına gelebileceğini unutmayın. Bu arada ücretsiz sauna hizmeti alma ihtimaliniz de mevcuttur. Âcizane tavsiyelerim olsun.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Murat, 4 yıl önce

O Asil turun sahibi olan kişi Muzaffer Yolcu isimli zattır. Şükredin sizden üste para almamış. Hayatınızda, tanıyacağınız, en aç gözlü adamdır. Yanında fedai taşır. İnsanların malını gaspeder.
Hac'ca şimdi yolcu taşıyormuş. Acaba hak yediği günahların bedelini o taşıma işiyle affettirebilecekmi?
Yediği her haram lokma haram olsun.

Avatar
hssan yanik 10 yıl önce

Abi ogun banada hostes koltugunu satiyorlardi allahtan almadim besikduzunden gittin 18:30 arabasina aldim ve sizi yolda giderken isyan edici birsekilde faceden paylasimlarinizi okumustum bu yaziyi yazdiginiz için guzel bir gorevi tam olarak yapmis oldunuz kim se parasini kolay kazanmiyo
ASIL TRUZIM de 100 tl
ULUSOYDA 100 TL elinize ve yureginize saglik

Avatar
Murat 10 yıl önce

Bülent bey değerlendirmeleriniz kesinlikle yerinde sizi tebrik ediyor bu olumsuzlukların tekrar etmemesi adına ilgililerin ders ve tedbir almasını temenni ediyorum.

Avatar
Muhammet Bulan 10 yıl önce

Mehmet sayal arkadaş bu asil denilen yolcu şirketi istanbula vardığında milleti perişan etmiş ve terminale servis 3-4 saat sonra ulaşmış.yani yollar boş olduğu halde millet şalpazarından istanbula evlerine 21 saatte varabilmişler.bumu evlerinden alınıp evlerine bırakılma.Ya ilçedeki bu şirketler kapattırılacak yada adam gibi iş yapılacak..

Avatar
Has bulamu.. 10 yıl önce

Sayın Bülent bey çok doğru bir konuya değindi.3 hafta önce benim eniştemde istanbula vardığında bu şirket hakkında ağzına geleni söyledi.her bilinçli vatandaşımız görele bağlantılı bu otobüs firmalarından uzak durmalıdır.ulusoy,kanberoğlu gibi büyük şirketler varken sırf ilçemizden kalkıyor diye böylelerine prim vermemeliyiz..

Avatar
Bülent Şirin 10 yıl önce

Sayın başkan,

Bugüne kadar Şalpazarı'mız ve Şalpazarlıların iyilik ve güzelliklerini yaza yaza bitiremedim. Olumsuz yanlarını hep görmezden geldim, yazmayı doğru bulmadım. Bir kez bile "gazetecilik tek taraflı olmaz, biraz da olumsuz yönlerimizi eleştir" gibi bir cümle duymadım ne senden ne de başkasından. Biraz da olumsuzlukları yazayım müsaadenle. Belki o zaman biraz dengeyi tuttururuz da tek taraflı olmaktan bir nebze olsun kurtuluruz.

Avatar
MEHMET SAYAL 10 yıl önce

Sayın Bülent Şirin bey:Asil türizmin sefil yolcularını güzel yorumlamışsınız.Bir gazeteci olarak sizi tebrik ediyorum.fırsatı değerlendirmişsiniz.keşke hasta yaşlı yağmurlu havalarda yolcuları evlerinden alıp otobüse kadar götürdüğü hizmetide yazsaydınız.keşke 4-5 yolcunun bir kamyonet yükünüde evlerine kadar götürdüğünüde yazsaydınız.Yolcuları şalpazarından alıp istanbula evlerine kadar görüdüğünüde yazsaydınız.slm.

Avatar
hüseyin Akgün 10 yıl önce

Bülent bey.
Sizi tebrik ediyorum. Böyle bir problemi gündeme taşıdığınız için. Ama Maalesef bizim toplumumuz problemi yaşadığı zaman gidilmesi gereken yetkili merciye gitmeyip. ( Örneğin bağlı bulunduğu Belediye, Karayolları, Trafik şube, Valilik vs.) olay sonrası sağda solda dedikodu şeklinde muhabbet edip, yarın yine aynı şirketle haraket etmektir.
Saygılarımla...