Normal takvime göre ŞALFED’in önümüzdeki Nisan ayında olağan kongresi olması lazım ama kimseden ses seda yok. Evet, önemli bir yerel seçim arifesindeyiz (zaten bu yaşıma kadar önemsiz seçim görmedim, neyse), fakat kongre eğer normal takvime göre icra edilecekse 31 Mart’tan sonra hiç vakit kalmıyor.
Seçimler önemli, öte yandan ŞALFED de önemli bir kurum. Kongresi de kurumla aynı derecede önem arz ediyor.
Açıktan konuşulmasa da ŞALFED’in mevcut ahvalinden ciddi şikâyetler olduğunu özel sohbetlerden biliyoruz. “Herkes şikâyetçi” demeyi isterdik ama son derece açık ve nettir ki, herkes şikâyetçi olsa ŞALFED de bu durumda olmazdı.
Genelde STK’ların bütün toplum için, ŞALFED’in de Şalpazarı ve Şalpazarlılar için önemini anlatmaya çalışmaktan yorulmayacağız.
Herkesin farkında olması için şu tezi ortaya koyalım: Yerel seçimlerle ŞALFED seçimi birbirinden farklı alanlardır, biri varken diğerini ihmal etmek asla ve kat’a doğru değildir. Dolayısıyla birinin diğerini olumsuz etkilemesi de söz konusu değildir.
O halde ŞALFED’in bileşenleri bir yandan da kongreyi düşünmeye başlamalıdır. Normal şartlarda çoktan düşünmeye başlamış olmaları lazımdı ama federasyonun durumu malum.
Aday? Yani başkan adayı?
Mevcut başkanla devam edilmemesi gerektiğini söylemeye bile gerek görmüyorum. Geride kalan iki dönem ŞALFED’in en karanlık, en pasif dönemi olarak tarihe geçmiştir. İtirazı olan var mı? Yok. O halde devam ediyoruz:
ŞALFED konusunun geçtiği özel sohbetlerde, en azından bazılarında geçen bir isim var. O isim Basri Karaman’dır. Genç, enerjik, STK işlerine hevesli, genç yaşına rağmen cesur kararlarla girdiği iş dünyasında başarı grafiği giderek yükselen bir kardeşimiz. Hevesli olduğu STK işlerinde tecrübesiz olduğu da söylenemez. Makul bir süreden beri hem köy derneğinde hem de ŞALFED’de yöneticilik yapıyor. Zaten “genç ve tecrübesiz” diye itiraz edecekler olursa çok genç yaşlardan itibaren Şalpazarı dernekçiliğinin içinde bulunan ve o genç yaşlarına rağmen çok başarılı çalışmalara imza atmış olan, halen de bu camianın duayenleri konumunda bulunan Harun Özdemir, Erol Yanık ve Fahri Durmuş’u önlerine koyarız. Kaldı ki hâlihazırda Enes Kahraman ve Bahri Erata gibi genç dernek başkanlarımız da var. İlk anda aklıma gelmeyen de varsa lütfen kusura bakmasın.
Şahsi fikrim nedir? Basri Karaman bence de ideal bir isimdir. Şalpazarı dernekleri de dâhil bütün hemşehri STK’larının ortak şikâyet konusu gençlerin derneklere ilgisiz kaldığı değil midir? İşte size genç mi genç, hevesli mi hevesli bir arkadaş. Üstelik dernekçiliğe de yabancı değil, işin içinde. Tecrübeli büyüklerinin tavsiye ve fikirlerine de önem veren, iş hayatında ekip çalışmasının önemini idrak etmiş ve kendi işinde başarıyla uygulayan birisi.
Basri Karaman’a bu şans verilmelidir. Ben de dâhil pek çok kimse ŞALFED’in ve Şalpazarlıların daha iyi yerlere gelmesi için kendisine elimizden gelen desteği verecektir.